Dr. Topçu, sara hastalığının nasıl anlaşılabileceğini anlattı
Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü Balıklıgöl Devlet Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Serkan Topçu, sara hastalığının nasıl anlaşılacağına ilişkin bilgiler verdi....
Halk arasında sara hastalığı olarak da
bilinen epilepsi, beynin bir bölgesinde bulunan hücrelerin anormal elektrik
sinyali yollamasıyla kendini gösteriyor. Doğum esnasında veya daha sonra
herhangi bir sebeple beyin hasarı yaşayan kişilerde gelişen epilepsi hastalığı,
ülkemizin yaklaşık yüzde 1’ini etkileyen kronik bir hastalık olarak dikkat
çekiyor. Bu hastalık, epilepsi nöbetleri ile ortaya çıkıyor. Ani şekilde
kendini gösteren epilepsi nöbetleri, beynin tamamına veya belli bir bölümüne
yayılıyor. Nöbet tipleri ise beynin hangi bölgesinde başladığına bağlı olarak
değişkenlik gösteriyor. Bazı epilepsi nöbetlerinde bilinç kaybı ve kontrolsüz
vücut hareketleri görülebilirken, bazısı silik belirtilerle hissedilebiliyor.
Şanlıurfa İl Sağlık Müdürlüğü Balıklıgöl
Devlet Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Serkan Topçu, sara hastalığının nasıl
anlaşılacağına ilişkin bilgiler verdi.
“Epilepsi hastalığı aslında klinik bir
tanı, hastanın yaşadığı dışarıdan bizim şahit olduğumuz, tanık olduğumuz vücut
hareketleri olabilir, bilinç değişikliği olabilir” diyen Topçu, şunları
kaydetti:
“Halk arasında bazen epilepsi hastası
olmasına rağmen hastaya yakıştırılamaması ve bulguların tipik epilepsi
bulguları olmaması nedeniyle sıradan bir hastalık olduğu sanılıp polikliniğe
gelmeyen hastalar olabiliyor.
Bu şekilde gözden kaçan tanısı atlanan
hastalar çok oluyor. Epilepsi hastalarında tüm vücutta kasılma, titreme,
bayılma tarzında olmayabilir ya da ağzından köpük gelmesi, gözün bir tarafa
bakması bilinç değişikliği olmayabilir.
Bazen oturduğunuz yerde konuşurken
cümlede kopukluk olması, kelimeleri unutması, dalgınlık tarzında, dalma
tarzında nöbetler de olabiliyor. Hastalarda bazen bir sesle gürültüyle ışıkla
irkilme, sıçrama tarzında bile olabiliyor.”
Bazı hastaların sanki mide rahatsızlığı
varmış hastaneye başvurabildiklerini kaydeden Topçu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“O esnada hafif bir bilinç, değişikliğinin eşlik etmesi ya da diğer sebep olabilecek hastalıklarla uyumlu başka bir şey çıkmayınca tanı amaçlı EEG’ye başvuruyoruz. EEG çekimi epilepsi tanısı için olmazsa olmazlarımızdan birisidir. Bunun yanında diğer tanı yöntemlerimiz de var. Kan tahliliyle destekleyebildiğimiz bazı değerlerimiz beyin MR’ında sebep olabilecek bir kitle tarzı, beyin damar tıkanıklığı, beyin kanaması tarzında şeyler ya da doğuştan bir gelişim anomalisi olabiliyor. Bunun sebebini de tespit edip ona göre bir tedavi düzenliyoruz ve düzenli takip özellikle hastalarda tanı aldıktan sonra tedavi başlanıp hep aynı tedaviye gitmeyebiliyoruz. Belli aralarla takibi yapılıp ilaç dozu, ilaç sayısı ya da ilaç kesilip kesilmemesi konusunda hasta ve yakınları ile işbirliği içerisinde düzenli takiplerle götürmemiz gereken önemli bir hastalıktır”.
BİHA
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.